Irgatın kötüsü akşama doğru kıvrar. |
 |
Irgatın kötüsü gün asarken çalışmaya başlar. |
 |
Irmaktan geçerken at değiştirilmez. |
 |
Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz. |
 |
Isıracak it dişini göstermez. |
 |
İçi beni dışı seni yakar. |
 |
İki kaptan bir gemiyi batırır. |
 |
İnanma dayına, ekmek al yanına. |
 |
İnsan çiğ süt emmiştir. |
 |
İnsanın eti yenmez, derisi giyilmez. |
 |
İnsanın yere bakanından, suyu ağır akanından kork. |
 |
İp koptuğu yerden ulanır. |
 |
İş başa düşünce gayret dayıya düşer. |
 |
Isırgan otuyla taharet olmaz. |
 |
İşten artmaz, dişten artar. |
 |
İt halt yemeye tövbe etmez. |
 |
İt ilen sidik yarıştırmaya kalkma, kaşığını çatlatma. |
 |
İt ite buyurur, it de kuyruğuna |
 |
İt kağnı gölgesinde yatarmış da, kendi gölgem sanırmış. |
 |
İt korktuğu yere pek ürür. |
 |
İte dalanma, çalıyı dolan. |
 |
İti an, çomağı eline al. |
 |
İtin ayağını tastan esirgeme. |
 |
İtin başında tekke durmaz. |
 |
İtme el kapısını el ucuynan, iterler kapını omuz gücüynen. |
 |
İyi olacak hastanın doktor ayağına gelir. |
 |
İyi türkü kırk gün söylenir. |
 |
İki gönül bir olunca, samanlık seyran olur. |
 |
İnsan eti ağır olur. |
 |
İnsanın alacası içinde, hayvanın alacası dışında. |
 |
İslam’ın şartı beş, altıncısı insaf demişler. |
 |
İstediğini söyleyen, istemediğini işitir. |
 |
İyilik et de denize at, balık bilmezse halik bilir. |
 |
İyilik et kele, övünsün ele. |